Kayıtlar

Mart, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kırmızı Lark Hassasiyeti

Dedesini kaybetmiş bir çocuk nasıl ağlıyorsa öyle ağlıyordu. Alacahırka Mezarlığı’nda, mezarın başucundaki tümseğe tünemiş kıhır kıhır ağlıyordu. Canım çocuk. Canım çocuk, içini nasıl da çekiyordu. Birazcık yüreğiniz varsa içiniz burkulurdu. Dedesini de pek sevmezdi. Dedesi yaşarken onu sevip sevmediği üzerine hiç düşünmemişti, herhalde ölüm ona dokunuyordu.  Hikmet Dayı kırmızı kamyonu fırının önüne çekmişti. Olayın afilisi kırmızı fatih, göğsünü kabartmış duruyordu. Osman Amca, Hikmet Dayı'nın elini sıktı, “Hakkını helal et” dedi, eline 3 - 5 mavi kâğıt sıkıştırdı. Hikmet, minnet belirtisi olmadan fatihe seğirtti. Şöyle bir eğilip kamyonun altını kolaçan etti. Hikmet'in kalbi buz tutmuştu.  Çocuk mezara tünemiş kukumav kuşu gibi, ağlıyordu. Öyle ağlıyordu ki babası kalabalığın arasından ve allah büyüktürlerden sıyrılıp geldi yanına. Ensesinden tuttu kedi gibi, “Git yüzünü yıka, bi paket de kırmızı lark al bana,” dedi. Çocuk burnunu genzine çekti. Duvarlara kırakt